
Veli-Der'den öğrencilere destek: Mücadeleleri mücadelemizdir
Veli-Der, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik operasyonlar ve üniversite öğrencilerine uygulanan gözaltı, tutuklama ve şiddet ile ilgili açıklama yaparak, öğrencilerin haklarını savunmaya ve dayanışma içinde mücadele etmeye devam edeceklerini duyurdu
18 Mart tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesiyle başlayan süreçte, kitlesel protestolar ve üniversite öğrencilerinin tepkileri giderek büyüdü. 19 Mart sabahı İstanbul Büyükşehir Belediyesi merkezli gerçekleştirilen operasyonlarla çok sayıda isim gözaltına alındı ve bu olay, üniversite öğrencileri başta olmak üzere geniş bir halk kesiminin protestolarına yol açtı. Bu süreçte üniversitelerden ve sokaklardan yükselen ses, öğrencilere yönelik artan baskılar, gözaltı ve tutuklamalarla susturulmaya çalışıldı.
Öğrencilerin haklarını savunan ve bu duruma tepki gösteren Veli-Der, gözaltı ve tutuklamalara karşı sessiz kalmayacağını açıkladı. Dernek, öğrencilerin yaşadığı sağlık sorunlarına ve eğitim hayatlarının kesintiye uğramasına dikkat çekti.
İşte Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) yaptığı açıklama;
"18 Mart tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu tarafından iptal edilmesi ve ardından 19 Mart’ta sabaha karşı İstanbul Büyükşehir Belediyesi merkezli bir operasyonla çok sayıda isimin gözaltına alınması ile başlayan süreçte kitlesel protestolar yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor.
Yaşananlara dönük yasal protestolar, toplantılar ve gösterilere en etkin ve kitlesel olarak katılan kesim bu dönemde üniversite öğrencileri oldu. Kamu üniversiteleri ile birlikte vakıf üniversitelerinden öğrencilerin de katıldığı bu etkinlikler 24 Mart tarihinde başlayan “boykot” ile üniversitelerde daha da yaygınlaşmış ve kitleselleşmiştir.
Üniversitelerden ve sokaktan yükselen sese kulak vermek ve söylenenleri anlamaya çalışmak yerine itirazların ifade edilmesine dahi tahammül edemeyen siyasi iktidar baskı, gözaltı ve tutuklamalarla öğrencilerin, gençlerin yükselen itirazını bastırmaya çalışmaktadır. Üniversite öğrencilerini susturmak için gözaltı ve tutuklama hamlelerini devreye sokan iktidarın bu hamlesi alanda öğrencilere dönük şiddete ve hak ihlallerine neden olmaktadır.
Anayasa ve yasalarla güvence altına alınmış haklarını kullanan öğrenciler kanuna aykırı bir şekilde baskıya maruz kalmakta, şiddet görmekte ve özgürlüklerinden mahrum bırakılmaktadırlar. İçişleri Bakanı tarafından yapılan açıklamaya göre dün itibarıyla 1879 kişi şüpheli olarak gözaltına alınmış, 260 kişi tutuklanmıştır. Bu sayının yaklaşık 200’ü öğrencidir. 468 kişi hakkında adli kontrol kararı verilmiş, 489’u serbest bırakılmış, 662’sinin işlemleri ise devam etmektedir. ( Burada ifade edilen sayılara son gözaltılar dahil edilmemiştir. Bu yazı hazırlanırken Şişli’de öğrencilere dönük gözaltılar yapılmaktaydı.)
Biz veliler, öğretmenler, bilim insanları öğrencilere dönük uygulanan şiddet, gözaltı tutuklamalara sessiz kalmayacağız çünkü öğrencilerin uzun süre tutuklu kalmaları, eğitim hayatlarının kesintiye uğramasına neden olduğu gibi, psikolojik ve fiziksel sağlıklarını da ciddi şekilde tehdit etmektedir. 18-22 yaş arasındaki birçok gencin, gözaltında hastalandığı en basit ilaçlarına ulaşamadığı veya var olan sağlık sorunlarının ağırlaştığı bilgisi bizlere ulaşmaktadır. Özellikle hastalığı bulunan çocuklarımızın ilaçlarına erişimde ciddi sıkıntılar yaşadığı bilinmektedir.
Veli-Der olarak; gençlerimizin, çocuklarımızın sağlık, barınma ve eğitim hakları için sesimizi yükseltecek ve çocuklarımızın durumunu yakından takip edeceğiz. Bu anlamda şu ana kadar bizlere ulaşan gözaltı, tutuklama ve yaralanma bilgilerini paylaşarak yaşananlarla ilgili kamuoyunda farkındalık oluşturmayı hedeflemekteyiz. Çocuklarımıza dönük gözaltı, tutuklama ve şiddet uygulanması konularında bilgiye sahip olanların bu bilgileri bizlerle paylaşarak kamuoyunun bilgilenmesine katkı sunmasını beklemekteyiz. Unutulmasın, bu karanlık günleri dayanışma ile birlikte aşacağız.
Bizlere ulaşan bilgileri illere göre kamuoyu ile paylaşıyoruz;
ANTALYA
Gözaltı Sayısı: 200
Tutuklu Sayısı: 17
18 Yaş Altı Gözaltı Sayısı:6
Yaralı sayısı oldukça fazla.
ANKARA
ODTÜ’den 39 gözaltı, ev baskınları ve özellikle ODTÜ’de yoğun bir biçimde polis şiddeti yaşanmakta.
BOLU
Yaşları 20 ve 21 olan 2 üniversite öğrencisi tutuklandı.
KOCAELİ
Gözaltı Sayısı:113
Tutuklu Sayısı:6
18 Yaş Altı Gözaltı Sayısı:6 ( Bu çocuklar 4 gün gözaltında tutuldu)
20 Mart’ta Kocaeli Üniversitesindeki yürüyüşe müdahale eden polis tekme atarak bir kadın öğrencinin burnunu kırdı. Hastanede yatan yaralı üniversite öğrencileri var. Bir kadın öğrencinin polis şiddeti sonucu ayağı kırık. Polis şiddetine maruz kalan kadın öğrencilerde jinekolojik sağlık sıkıntıları yaşanmıştır. Ayrıca çalışan üniversite öğrencileri işten ayrılmak zorunda bırakılmıştır. 8-12 kişilik nezarethanelerde tutulan üniversite öğrencilerine su dahi sınırlı biçimde verilmiştir.
İSTANBUL
Gözaltı Sayısı:622
Tutuklu Sayısı:202
Ev Hapsi:44
Hala Gözaltında Olan:210 kişi
22 Mart’tan bu yana 18 yaş altı 24 çocuk gözaltına alınmış. Bunlardan bir kısmı serbest bir kısmı ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmış. Zorunlu haller dışında çocuklara kelepçe takılmasını yasaklayan Çocuk Koruma Kanunu’nun 18.Maddesine aykırı olarak bir çocuğa kelepçe takılmıştır. Yine İstanbul’da ayağı kırılan ve 24 saat içerisinde ameliyat edilmesi gereken bir öğrenci bu halde adliyeye sevk edilmiş, tedavi hakkı engellenmiştir.
TALEPLERİMİZ
Tutuklu öğrenciler derhal serbest bırakılmalıdır!
Çocuk gözaltıları işkencedir, suçtur, derhal son verin. Çocukların üstün yararı ilkesi, Anayasa, Çocuk Koruma Kanunu ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmıştır.
Çocuklar hiçbir koşulda siyasi operasyonların ve hukuksuz gözaltıların hedefi olamaz. Devletin yükümlülüğü çocukları korumaktır.
Uzun tutukluluk halleri sonlandırılmalı, adalet hızla işletilmelidir.
Yurttan atılan öğrenciler barınma haklarına yeniden kavuşmalıdır.
Emniyet birimlerinin görev tanımlarını aşar şekilde kötü muamelede bulunması şiddet uygulaması hatta işkence suçu işlemesi insan hakları ihlalidir ve yasalara aykırıdır ve durdurulmalıdır.
Gözaltındaki şahsın her an avukat desteği alma ve savunma hakkı ihlal edilmemelidir.
Gözaltına alınan çocuklarımızın adli muayeneleri yasalar ve tıbbi etik kurallar çerçevesinde yapılmalıdır. İhmali olduğunu tespit ettiğimiz hekimler hakkında ilgili birimlere suç duyurusunda bulunulacaktır.
Tutuklanan yaşça küçük gençlerin adli tutuklularla aynı koğuşları paylaşmak zorunda kalmaları, gardiyanlar ve koğuşta bulunan kişilerin baskılarına maruz kalmaları engellenmelidir.
Veli Der olarak ; öğrencilerimizin, çocuklarımızın haklı talepleri ve yasal haklarının yanındayız..
Mücadeleleri mücadelemizdir .
Çocuklarımız yeşeren dallarımızdır, gözlerindeki ışık umudumuz ve yarınımızdır.
Tüm toplumu gençlere, umuda, yarınlara sahip çıkmaya ve dayanışmaya çağırıyoruz . Açıklamamızı, tutuklanan çoçuklarımızın taleplerini kamuoyu ile paylaşıyoruz..
Utku ÖZAY’ın mesajı "Beraber gülebilmek, beraber ağlayabilmek. Bambaşka bir şey. Bunu sadece beraber yapabiliriz. Dayanışmayla yapabiliriz. Başka türlüsünü düşünemiyorum.”
Berkay GEZGİN’in mesajı “ Sonuç ne olursa olsun bizim arkamızda durun. Her şey çok güzel olacak biz mücadele edersek.”
Son söz İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğrencisi Melek Pekgül 'ün çağrısı mücadeleye devam."