02 Ocak 2024
15:09
"Eğitime şiddeti Bakanlar, BİMER, CİMER arttırdı"
Darıca, Ressam Osman Hamdi Bey Ortaokulu’nda iki öğretmene yönelik olarak öğrenci velisi ailesinin saldırısı altı sendika tarafından bu sefer okulun önünden İlçe Milli Eğitim’e yürüyüşle protesto edildi. Eğitime şiddetin Bakanlar’ın öğretmenleri itibarsızlaştıran açıklamaları ile şikayet hatlarında zemin bulduğu öne sürüldü
Darıca’nın Kazım Karabekir Mahallesi’ndeki Ressam Osman Hamdi Bey Ortaokulu’nda geçtiğimiz hafta yaşanan eğitime şiddet vakasında iki öğretmen, bir öğrencinin velilerinin, ailecek saldırısına maruz kalmıştı. Saldırıya ilk tepki, saldırıdan hemen bir gün sonra okul binası önünde, altı sendikanın ortak açıklaması ile gelmişti. 02 Ocak Salı günü de yine altı sendikanın; Eğitim Bir-Sen, Türk Eğitim-Sen, saldırıya uğrayan öğretmenlerin üye olduğu Eğitim-Sen, Eğitim-İş, Hürriyetçi Eğitim-Sen ve Eğitim ve Bilim Gücü Dayanışma Sendikası’nın Gebze ve Darıca’daki şube ve temsilcilik başkanları, yöneticileri ve üyeleri katıldı.
CHP Darıca İlçe Başkanı Hüseyin Cihan Özaltan ve Darıca Belediye Başkan adayı Avukat Saide Arslan Çalışkan, İYİ Parti Darıca İlçe Başkanı Soner Kartal, MMO Gebze üyeleri ve çok sayıda öğrenci ve velisi de yürüyüş ve açıklamayı destekleyip eğitimde şiddeti kınadı.
ÖĞRETMENLERİMİZ ŞİDDETE MARUZ KALIYOR
“Öğretmene saygı şiddete hayır” başlıklı basın açıklaması Türk Eğitim-Sen Kocaeli 2 No’lu Şube Başkanı Kürşad Türkcan tarafından okundu. Açıklamada şu görüşler yer aldı: “Geçtiğimiz yıllarda yaptığımız anket çalışmasında, ankete katılan öğretmenlerin yüzde 48.7’si meslek hayatında bir ya da daha fazla sayıda şiddete maruz kaldığını iletmiştir. İşte bu rakam, eğitim çalışanlarının statü kaybının travmatik boyutlara ulaştığını, yıprandığını, şevkinin kırıldığını, ilk günkü heyecanlarını yitirdiğini, eğitimcilere verilen kıymetin süslü raflarda kaldığını çok net ortaya koyuyor. Öğretmenlik mesleğinin küçümsenmesi, etkisizleştirilmesi, ekonomik, özlük ve sosyal yönden hak gaspları, ülkeyi yönetenlerin öğretmenlerin itibarlarını sarsıcı açıklamalar yapması, zamanında kurulan Alo 147 hatları, BİMER’ler, hala kullanılan CİMER bugünkü tabloya zemin hazırlamıştır. Ülkeyi yönetenlerin eğitim çalışanlarını tahkir eden açıklamaları hafızalardaki yerini korumaktadır. Milli Eğitim Bakanları, en üst seviyedeki siyasiler, ‘Öğretmenler memur olup devlete sırtını dayıyor’ deyip itibar cellatlığı yapmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı eğitimcilere değer veriyor gibi görünüp, icraatları ile aslında öğretmenleri toplum nezdinde değersizleştirmektedir. En acısı da bugüne kadar Milli Eğitim Bakanlığı’nın öğretmenlere yönelik şiddete karşı net bir duruşunu göremememizdir. İvedilikle tedbir alın diye bas bas bağırırken, bugün hala okulların güvenlik açısından ne noktada olduğu hepimizin malumudur.
GEREKLİ TEDBİRLER ALINMAZ İSE EYLEM KARARI ALINACAK
Eğitim çalışanlarına yönelik şiddeti artıran unsurlardan birisi de, şiddeti uygulayan kişilerin cezalandırılmayacakları ya da önemsenecek bir yaptırımla karşılaşmayacakları düşüncesidir. Eğitim çalışanlarına yönelik şiddete asla hoşgörü gösterilmeyeceği, aksine şiddet suçlarının mutlaka cezalandırılacağı düşüncesinin yerleştirilmesi ve kamu sağlığını bozduğu için de ayrıca cezalandırılacağı düşüncesinin oluşturulması hükme bağlanmalıdır. Daha fazla eğitim çalışanı şiddete uğramadan, öldürülmeden önce harekete geçilmesi elzemdir. Daha fazlasına tahammülümüz yoktur. Bu düzen böyle gitmeyecektir. Eğer sosyal bir yara haline gelen öğretmene şiddet hadiseleri için gerekli tedbirler alınmaz ise önümüzdeki süreçte radikal eylemleri hayata geçireceğimizin bilinmesini istiyoruz. Tedbirler alınana kadar eğitimcilere yönelik şiddeti gündemde tutmayı ve farkındalık yaratmayı sürdüreceğimizi kamuoyuna tüm saygılarımızla sunuyoruz.”
Güncelleme:
02 Ocak 2024 15:20
